Türkiye’de yayınevlerinin toy yazarlara yaklaşımı Afrika
savanlarında aslanların ceylanlara yaklaşımıyla şaşırtıcı bir
benzerlik arz ediyor. Kitabını yayınlatmayı düşünen genç ceylan
arkadaşlara birkaç küçük tavsiye:
1- Pazarlık gücü kısıtlı olan tanınmamış yazarlarda standart telif payı %10 civarındadır. Bu rakamın çok altına razı olmayın.
2- Kitap satışı arttıkça yayınevinin birim maliyeti düşer. On bin satıştan sonra %15, kırk bin satıştan sonra %20 gibi kademeli bir telif ücretinde ısrarcı olun. Yüz bini aşacak olursanız timsahla yer değiştirmeyi deneyebilirsiniz.
3- Telifin satış üzerinden hesaplanmasına asla razı olmayın; beş kuruş alamazsınız. Daima net basım adedi üzerinden anlaşma yapın.
4- Yayınevi net basım adedinin bir oranının telif harici tutulmasını talep ederse %1’den fazlasını kabul etmeyin.
5- Makul olan ödeme biçimi basım tarihinden itibaren üç ayın sonunda banka havalesidir. Asla çek kabul etmeyin ve bu hususu sözleşmeye yazdırın. Gecikme halinde faiz şartı koyun.
6- Basım adedi, fiyat ve kapak konularına fazla karışmayın. Yayınevi bunları daha iyi bilir.
7- E-kitap hakları konusunda ısrarcı olun. Yayınevi derhal makul nitelikte e-kitap çıkarmıyorsa e-kitap haklarını saklı tutun.
8- Çeviri, film, Tv dizisi haklarını asla koşulsuz devretmeyin. “Eser Sahibinin rızası” şartını sözleşmeye yazdırın. O rıza ileride, şansınız varsa, milyonlar şeklinde size dönebilir.
9- Sözleşmeyi 3. kişilere devretme hakkı asla tanımayın. Ne idüğü belirsiz bir naylon firma ile baş başa kalabilirsiniz.
10- Kitabın belli sürede, mesela bir yılda, basılıp piyasaya sunulmaması halinde iptal şartı koydurun. Yoksa kitabınız sonsuza dek sürünebilir.
11- Kitabın tükenmesi halinde belli sürede yeni basım şartı koydurun, aksi halde kitabın hakları size rücu etsin. “Tükenme” şartı mümkünse yayınevi stoklarını baz almasın, ya da 200 veya 500 gibi yüksek bir asgari stok belirlensin. Yoksa yayınevi stokta on tane kitap tutup eserinizi ebediyete kadar gömebilir.
12- Talep üzerine noter huzurunda stok sayımı şartında ısrarcı olun. Yoksa kaç kitap basıldığını, kaçının satıldığını asla bilemezsiniz.
13- Kitapta resim, harita, grafik gibi size ait olmayan telif unsurları varsa ya bunların, ya da size ait olan net telifin sözleşmede açıkça belirtilmesine dikkat edin. Yoksa “ ay pardon bütün telif ücretini karikatürcü aldı” olur.
14- “Tüm eserler” sözleşmesi yaparsanız gelecekteki eserlerin makul sürede kabulü şartı getirin. İleride yazacağınız bir eseri yayınevi mesela üç ay içinde kabul etmez ya da razı olmadığınız değişiklikler yapmakta ısrarcı olursa başka yayınevine gitme imkanınız olsun.
15- Ücretsiz nüshalar konusunda inatçı olmayın. Depo memuru ile dost olmak gibi pratik yöntemlere yoğunlaşın.
16- Sözleşmeyi yayınevi adına imzalayan kişinin yetki belgesi ve imza sirkülerini görmeyi talep edin. Yoksa işin cırt noktasına gelindiğinde elinizde değersiz bir kağıt parçası ile kalabilirsiniz.
17- Hukuki sonuç doğuran tüm görüşmeleri yazılı olarak yapın ve mutlaka dosyalayın. Yarın o sempatik patron gider, hiç bir şey bilmeyen biri ile baş başa kalabilirsiniz.
18- Mümkünse avans istemeyin ve almayın. O sistem medeni ülkelerde yürür, burada yürümez.
19- İhtilaf durumunda nere mahkemelerinin yetkili olacağına dikkat edin. Kastamonu’da tanıdığınız kimse olmayabilir.
20- Her zaman güler yüzlü olun ve saf görünün. Avukatınızı yanınızda götürmeyin.
21- Her sözleşmenin bir savaş olduğunu – peki, satranç olsun – unutmayın.
Bir Dost.
1- Pazarlık gücü kısıtlı olan tanınmamış yazarlarda standart telif payı %10 civarındadır. Bu rakamın çok altına razı olmayın.
2- Kitap satışı arttıkça yayınevinin birim maliyeti düşer. On bin satıştan sonra %15, kırk bin satıştan sonra %20 gibi kademeli bir telif ücretinde ısrarcı olun. Yüz bini aşacak olursanız timsahla yer değiştirmeyi deneyebilirsiniz.
3- Telifin satış üzerinden hesaplanmasına asla razı olmayın; beş kuruş alamazsınız. Daima net basım adedi üzerinden anlaşma yapın.
4- Yayınevi net basım adedinin bir oranının telif harici tutulmasını talep ederse %1’den fazlasını kabul etmeyin.
5- Makul olan ödeme biçimi basım tarihinden itibaren üç ayın sonunda banka havalesidir. Asla çek kabul etmeyin ve bu hususu sözleşmeye yazdırın. Gecikme halinde faiz şartı koyun.
6- Basım adedi, fiyat ve kapak konularına fazla karışmayın. Yayınevi bunları daha iyi bilir.
7- E-kitap hakları konusunda ısrarcı olun. Yayınevi derhal makul nitelikte e-kitap çıkarmıyorsa e-kitap haklarını saklı tutun.
8- Çeviri, film, Tv dizisi haklarını asla koşulsuz devretmeyin. “Eser Sahibinin rızası” şartını sözleşmeye yazdırın. O rıza ileride, şansınız varsa, milyonlar şeklinde size dönebilir.
9- Sözleşmeyi 3. kişilere devretme hakkı asla tanımayın. Ne idüğü belirsiz bir naylon firma ile baş başa kalabilirsiniz.
10- Kitabın belli sürede, mesela bir yılda, basılıp piyasaya sunulmaması halinde iptal şartı koydurun. Yoksa kitabınız sonsuza dek sürünebilir.
11- Kitabın tükenmesi halinde belli sürede yeni basım şartı koydurun, aksi halde kitabın hakları size rücu etsin. “Tükenme” şartı mümkünse yayınevi stoklarını baz almasın, ya da 200 veya 500 gibi yüksek bir asgari stok belirlensin. Yoksa yayınevi stokta on tane kitap tutup eserinizi ebediyete kadar gömebilir.
12- Talep üzerine noter huzurunda stok sayımı şartında ısrarcı olun. Yoksa kaç kitap basıldığını, kaçının satıldığını asla bilemezsiniz.
13- Kitapta resim, harita, grafik gibi size ait olmayan telif unsurları varsa ya bunların, ya da size ait olan net telifin sözleşmede açıkça belirtilmesine dikkat edin. Yoksa “ ay pardon bütün telif ücretini karikatürcü aldı” olur.
14- “Tüm eserler” sözleşmesi yaparsanız gelecekteki eserlerin makul sürede kabulü şartı getirin. İleride yazacağınız bir eseri yayınevi mesela üç ay içinde kabul etmez ya da razı olmadığınız değişiklikler yapmakta ısrarcı olursa başka yayınevine gitme imkanınız olsun.
15- Ücretsiz nüshalar konusunda inatçı olmayın. Depo memuru ile dost olmak gibi pratik yöntemlere yoğunlaşın.
16- Sözleşmeyi yayınevi adına imzalayan kişinin yetki belgesi ve imza sirkülerini görmeyi talep edin. Yoksa işin cırt noktasına gelindiğinde elinizde değersiz bir kağıt parçası ile kalabilirsiniz.
17- Hukuki sonuç doğuran tüm görüşmeleri yazılı olarak yapın ve mutlaka dosyalayın. Yarın o sempatik patron gider, hiç bir şey bilmeyen biri ile baş başa kalabilirsiniz.
18- Mümkünse avans istemeyin ve almayın. O sistem medeni ülkelerde yürür, burada yürümez.
19- İhtilaf durumunda nere mahkemelerinin yetkili olacağına dikkat edin. Kastamonu’da tanıdığınız kimse olmayabilir.
20- Her zaman güler yüzlü olun ve saf görünün. Avukatınızı yanınızda götürmeyin.
21- Her sözleşmenin bir savaş olduğunu – peki, satranç olsun – unutmayın.
Bir Dost.