Antik Yunan takviminde
tıpkı hicri takvim gibi gerçek aya dayalı on iki ay kullanılırdı. Ancak ay yılı ile güneş yılı arasındaki farkı gidermek için üç veya
dört yılda bir on üçüncü ay eklenirdi. [On üçüncü ayın uğursuz sayılması gayet rasyonel bir sebebe dayanır.
Düzenli yıldönümü olmayan, dolayısıyla her yıl törenle kutsanamayan bir eylem
yeterince uğurlu olamaz.]
İskender
fethinden sonra kurulan krallıklarda daha rafine bir sistem olan Babil takvimi
benimsendi. Ayların gerçek ayla irtibatı kesildi, dört yılda bir bir günlük
ayarlama yapıldı. Ay isimleri Babil'den alındı. İskender fethini sıfır yılı
kabul eden bu takvime İskender Takvimi adı verildi. MÖ 268 yılında yeni takvimi
Mısır'da yasalaştıran kararname günümüze gelmiştir.
Roma Cumhuriyeti’nde
İskender Takvimi MÖ 2. yüzyıldan itibaren kullanıldı, Julius Caesar zamanında (MÖ
50 civarı) ıslah edilerek yasalaştırıldı. Babil aylarına Latince adlar verildi.
Daha doğrusu ilk dört aya (Martius, Aprilius, Maius, Iunius), yortusu o aya
denk gelen Latin tanrılarının adı verildi. Sonraki iki aya (Iulius ve Augustus)
tanrılaştırılan siyasi reislerin adı uygun bulundu. Sonraki dört ay belki
ileride lazım olur diyerek boş bırakıldı (Septembrius, Octobrius, Novembrius,
Decembrius – yani Yedinci, Sekizinci, Dokuzuncu, Onuncu). Kısa süre sonra yılbaşı
Marttan Ocağa çekildiğinde, ilk iki ay olan son iki aya da yine yortu/tanrı
adları yakıştırıldı (Ianuarius, Februarius).
İmparatorluğun
Suriye ve Mısır eyaletlerinde yılbaşı Martta kaldı. İlk altı ayın Latince
adları benimsendi, sonraki altı ayın Babil kökenli eski adları korundu. Daha
sonra bilmediğim bir nedenle Iunius yerine yeni ve kökeni belirsiz bir isim
olan Xazîran tercih edildi. İkinci ay olan April için de, popüler bir yortu adı
olarak korunan eski ay adı Nisan bazen kullanıldı. Sadece Yahudiler Latin
adlarını kullanmayı kesinlikle reddederek eski Babil ay adlarını korudular.
İslam
fethinden sonra Araplar, Hicri Arap takviminin yanısıra, tarım ve vergilendirme
işleri için elzem olan şemsi takvim için Suriye ve Mısır'dan aldıkları ay
adlarını benimsediler. [İran ve Irak’ta ise bunlar değil, eski İran'ın şemsi ay
adları kullanıldı.]
Türkçe
şemsi takvimin ay adları Arapçadan alınmıştır. Sadece Birinci-İkinci Teşrin ve Birinci-İkinci Kânun aylarının adı, 10 Ocak 1945'te
çıkarılan yasayla Ekim, Kasım, Aralık ve Ocak olarak düzeltildi.
Sevan abi, Ağustos için "Augustus" tercih edilirken neden Temmuz için "Iulius" yerine mezopotamya tanrısı olan "Dumuzid" tercih edilmiştir. Kopyaladık ama hepsi aynı olmasın mantığından mı?
ReplyDeleteNeden on iki aydan sadece Nisan ve Eylül insan ismi olarak kullanılıyor?
ReplyDeleteİslamiyyetten evvel Medineli Yahudiler de ay takvimi kullanıyorlardı. 19 yılda bir 7 ay ekliyorlardi. Benzer sekilde 3 yilda bir Mekkeliler de Zilhicce'den, yani takvimin son ayindan sonra bir ay daha ekliyorlardi. Bu ay da galiba Zilhicce ismini aliyordu (emin degilim). 630'a kadar hicri takvimde uc kere 623, 625, 628 uc ay eklenmis, sonra eklemeyi birakmislar.
ReplyDelete