Patriyot adı verilen milleti üstünkörü duymuştum ama pek bir şey bilmiyordum. Yer Adları projesi için geçen gün Nasliç köylerini çalışırken fark ettim, biraz dersimi çalıştım.
Nasliç Yunan Makedonya’sının
en Batı ucunda dağlık, kapalı bir memleket. Elencesi Anasélitsa veya Voíou:
hepsi 70-80 köy, iki üç kasaba. Halkı öteden beri Elence konuşurmuş, ama tuhaftır
ki yer adlarının neredeyse tamamı Bulgarca; Osmanlı öncesinden beri de öyle
olduğu anlaşılıyor. 17. yüzyıl sonu gibi hayli geç bir tarihte bilinmeyen bir
sebeple yerli halkın bir bölümü Müslüman olmaya karar vermiş. Yerel anlatıya göre
yeniçeri olan iki muhterem kişi memlekete yerleşip halka İslam’ı öğretmişler. Hemen
aynı yıllarda Müslüman olan Rum dilli Trabzon-Of’lularda da tıpkı buna benzeyen
bir Maraşlı Hocalar öyküsü anlatılır. Girit
halkının büyükçe bir kısmının Müslümanlaşması da yaklaşık aynı tarihe denk
geliyor. Keşke biri bu olayın sosyal altyapısını incelese.
Bektaşiliğe gönül
vermişler. Çoğu köyde minareli cami yok, ancak hepsinde mescit olarak da
kullanılan Bektaşi tekkesi var. Türkçe veya Arapça bilmedikleri için ezanı
Rumca okumaları yaygın bir istihza konusu imiş. Yunancada aşağılayıcı bir deyim olan
Vallahades (“vallahçılar”) adı kullanılıyor. Türkiye’ye göçten sonra
birbirlerine ‘patriyot’ (“memleketli”) diye hitap ettikleri için bu isim
yapışmış.
Vasil Kınçov’un oldukça
güvenilir nitelikte olan sayımına göre 1900 yılında 20 köy Müslüman, diğer 12
köyde Müslümanlar azınlıkta. Nüfus yapısına bakınca, henüz Osmanlı idaresinde
oldukları o tarihte dahi Müslüman nüfusun erimekte olduğu anlaşılıyor. 1912’de
Yunan idaresine girdikten sonra 11 yıl boyunca şiddetli asimilasyon baskısına
maruz kalmışlar. Dönen dönmüş, dönmeyen 1923-24’te vapurlara doldurulup Türkiye’ye
sürülmüş. Hemen hepsi Silivri ve Çatalca tarafında Rumlardan boşaltılan köylere
yerleştirilmişler. Türkçeden başka dil bilmeyen Çatalca Rumlarının gönderilip, yerine Türkçe bilmeyen Nasliç Müslümanlarının yerleştirilmesi o yörede hala hayretle kafa
sallayarak anlatılan bir olgu. Haklı nedenlerle, çocuklarına Rumca
öğretmemişler. Türkiye’de doğan kuşaklarda geçmişe dair net bir bilgisi olan
hemen hiç kimse yok. Bektaşilik de unutulmuş, Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi
dini olan Sünni İslam benimsenmiş.
Meşhurlarından biri M. Abdülhalik Renda (1881-1957). İttihat ve Terakki rejiminin 1910’da Arnavut isyanını kan ve ateşle bastıran kadrosundandır. Daha sonra Ermeni pogromlarında başroller oynar; 1919’daki savaş suçları mahkemelerinde idamla yargılanır. Atatürk döneminin değişmez Maliye Bakanı olur; 1935’ten sonra on yıl TBMM başkanlığı yapar. Literatürde genellikle ‘Arnavut’ diye geçiyor ama değil. Renda köyü Nasliç’te, yeni adı Dihímarro (Διχείμαρρο) olan, 20. yy başında 250 nüfuslu Müslüman Rum köyü. Kökü oralıymış, il merkezi olan Yanya’da Arnavut ortamında yetişmiş.
Hocam benim babamın arkadaşı Patriyot. Silivri'nin Gazitepe (eski adı Haraça) köyünde yerleşmişler. Benim bildiğim Teselya tarafından gelmişler ama belki de yanlış hatırlıyorumdur. Wikipedia'ya da göz gezdirdim Teselya Müslümanlarını Vallahades içinde saymıyor. Kendisi Rumca bilen son kuşaktan, çocukları bilmiyor. Bir tesadüf de şu; Silivri'de ailemin oturduğu sokağın adı Abdülhalik Renda Sokağı.
ReplyDeleteNe diyeyim benim de pek bilgi sahibi olduğum bir konu değildi, hoş oldu bu yazı. Elinize sağlık.
Deniz Bey bazı Yunan kaynaklarında Kuzey Tesalya'nın Alasonya Kazası Müslümanları (Kasaba Merkezi ve sadece 6 Köyde Müslümanlar yaşıyordu.) da Vallahades olarak biliniyor. Benim ailem oralı ama bizler kendimize Patriyot demiyoruz Türk diyoruz. Atalarımız Rumca bilirlerdi ama Türkçe de bilirlerdi. Balkanlarda Gayrimüslim kökenli olan her topluluk kendine ayrı bir isim vermedi.
DeleteDoğrudur. Olabilir. Silivri'de bu insanlar Patriyot olarak biliniyor. Geldiklerinde de Türkçe bilmediklerini biliyorum. Türkiye'de öğrenmişler.
DeleteRumca konuşan Müslümanlar, Vallahades, Patriyot ya da Rumlaşmış Türk ya da Müslümanlaşmış Rum, şu ya da bu, bilmiyorum. Bu mevzu hakkında herhangi bir iddiam yok. Ben sadece kendi çevremdeki insanların durumunu paylaştım. Kimsenin Türklüğüyle ya da başka bi şeyliğiyle ilgili bi derdim yoktur.
Sevgilerle Teselyalı dostum. Güzel bir memleketiniz var.;)
Niye çok az yazıyorsunuz artık Sevan bey?
ReplyDeletehttps://maviboncuk.blogspot.com/2020/06/the-vallahades-of-macedonia.html
ReplyDeleteIlkokul 1 de Büyükcekmece'de annemin tüm tembihlerine ragmen evde Kürtce konusuldugunu, benim anlamadigimi ve bunun hosuma gitmedigini sinifin ortasinda ögretmenimize söylemistim, yani annemleri bizim ögretmene sikayet etmistim. Catalca Kestanelikli olan ögretmenimiz de biraz durup - belki de 6 yasindaki benden cesaret alarak- kendi annesinin hic Türkce bilmedigini sadece Rumca konustugunu söylemisti. Ögretmenimiz 1940 dogumlu olsa gerek. Ama herhalde Atatürk'ün iste hepimize bu ülkeyi kurdugunu, artik hepimizin Türk oldugunu söyleyerek de konuyu baglamisti diye hatirliyorum.
ReplyDeleteÇERKEZKÖY DE ÖGRETMEMKEN SINIFIN YARISI PATRİOTTU VE BİR KIZ ÖĞRENCİM GURURLA SÖYLÜYORDU.
ReplyDeleteKonu Trakyadan açılınca Gacal,Torbac, Arabacı,Karabacak tanimlamarina deginirmisiniz. Ayrıca kendilerini Arnavut ve Boşnak olarak gösteren müslüman Sırp ve Hırvatlarin Türkiye etnolojisindeki yeri . Saygı ve selamlarımla.Ayrica ulasabilicegim bir mail adresiniz mevcut mu.
ReplyDeleteSiz açığa çıkardıkça her geçen gün daha çok hayret içinde kalıyorum. Hoş, buna da alışmış bulunmaktayız.
ReplyDeleteDedelerim Nasliçli. Bu yazdıklarınıza benzer şeyleri daha geçen gün Wikipedia'nın Vallahades sayfasında okumuştum. Çatalca ve Silivri'nin haricinde, Selimpaşa, Kumburgaz ve Büyükçekmece'de de çoktur bizimkiler. Hatta Aydın'a yerleşenleri de biliyorum. Türkiye'ye ilk geldiklerinde bektaşiymişler ve evde rumca konuşurlarmış. Çocuklarına ne rumcayı ne de bektaşiliği öğretmişler. E-devlet soy kütüğüne baktığım zaman Yunis gibi garip garip isimler görmüştüm dedelerimin akrabaları arasında. Arnavutların, makedonların ve rumların iç içe geçtiği bir coğrafyadan geldikleri için, bu 3 üç etnik grup ile de bağlantılı olabilirler. Tanığıdım Nasliçli akrabalarımın çoğunun yıllarca MHP'yi desteklemeleri ise ayrı bir ironidir.
ReplyDeleteThis comment has been removed by the author.
Deletehttp://www.birzamanlarcatalca.com/bir-balkan-rengi-patriyotlarin-oykusu/
ReplyDeletebu yazı belki ilginizi çeker sevan bey
Bulgarların seksenlerin sonunda çektikleri 'vreme na nasilie (Time of violence)' filmini izlemenizi tavsiye ederim. Bir Rodop köyünün, o köyden devşirilen bir yeniçeri tarafından nasıl din değiştirmeye zorlandığını anlatıyor. Sonunu da çok güzel bağlamışlar. İngilizce altyazılı olarak bulabilirsiniz internet üzerinden.
ReplyDeleteTonya ve Sürmene civarında yaşayan ve Rumca konuşan Müslümanların atalarının Helen olmadığı, Komnen Devletinin bölgede hâkimiyet kurmasını müteakip, yeni devletin dilini benimseyen yerli Laz ve/veya Gürcü ahali oldukları fikrine ne dersiniz? Reisicumhur’un memleketi olan ‘Potamya’ ahalisi Rum mudur, yoksa yine Komnen etkisiyle ismi Rumlaşmış bir Laz kasabası mıdır?
ReplyDeleteSevan bey,
ReplyDeletePazar konuşmanız esnasında "YouTube chat" üzerinden size sordum ama gözünüzden kaçtı. Lütfen bu soruyu yanıtlar mısınız?
Robert Musil'in Almancası "Der Mann ohne Eigenschaften" olan ve Türkçe'ye "Niteliksiz Adam" olarak çevrilen 4 ciltlik kitap dizisinin, edebiyat alanında çok önemli bir eser olduğu söylenegelir.
Siz bu 4 kitabı, Robert Musil'i pek beğenmediğinizi, genellikle I. ve II. Dünya Savaşı (1918 - 1939) arasındaki edebiyatçılardan, romancılardan pek hoşlanmadığınızı söylemiştiniz.
Epey subjektif bir soru sorduğumun farkındayım. Ama niçin beğenmediğinizi, görüşünüzü, gerekçelerinizi öğrenmeyi çok isterim. Lütfen yanıtlar mısınız?
Saygılarımla,
Nerde okuduğumu hatırlamıyorum bir teze gore 19. YY başında batı anadoluda ve trakyada rumca konuşan kimse oek kalmamiış. Ancak egede ihracata dayalı ekonomi gelişince adalardan anadoluya tersine göç olmuş. Bana mantıklı gelmişti. Bu diller gayet kaygan anlaşılan. Günümüzde televizyon ve ilk öğretim tüm ülkeleri tek dili konuşur hale getirdi. Yoksa her ülke içinde tonlarca değîşkenlik var.
ReplyDeleteTrakya olmasa bile Batı Anadolu rumlugunun oluşumu 19 yy başı gibi oldukça geç bir tarihte. Sandığımızdan aksine ege rumluğu çok çok gec bir tarihte oluşmuş. Ozellikle adalardan ve moradan gelen göçlerle. Bizanstan itibaren kesintisiz devam eden helen unsuru anlaşılan Trakya; Karadeniz, belki biraz güney Marmarda aslında. Egeye adamlar bildigin göçmen işçi olarak gelmişler 19yy basinda. Ayni bugün İzmire ve manitaya gelen kürtler gibi. Bunun çeşitli sosyal ve ekonomik alt yapısı var . Ayvalık rumlari iyi bir örneği. 19. Yy basinda bati anadolu büyük bir ekonomik çekim merkezi.
DeleteMübadeleye kadar Anadolu içlerinde de oldukça seyrek de olsa hala Rum yani Ortodoks olarak kalmış gruplar hala vardı çoğu artık Türkçeye geçmiş olarak da olsa ve onlar ekseriyetle kendi bölgelerinin yerli Rumlarıydı.
DeleteAnadolu'da patriyot mübadillerin yerleştirildiği en önemli yerlerden biri de Denizli. Merkezde Fesleğen Mahallesi ve merkeze çok yakın Honaz İlçesine çok sayıda patriyot muhacir yerleşmiş. Denizli ve çevresinden gönderilen Rumlar Türkofon iken Müslüman Muhacirlerin Rumca anadilli olması burada da geçerli.
ReplyDeleteBir de Adriyatik Kıyısından gelen Parga mübadilleri var Giritliler ve Patriyotlardan başka Rumca anadilli. Mübadelede Mudanya (Bursa), İzmir ve Dörtyol (Hatay) taraflarına iskân edilmişler. Mudanya'daki Parga ve Girit mübadillerinin ikinci kuşaklarının Rumcayı en azından anladıklarını söyleyebilirim.
Büyük ananemin ailesi Grevena/Kastron'dan Honaza gelen patriyotlardan. Anadili rumcaydı. Anadoluya gelişin hüzünlü hikayesini anlattı bana 10 yaşındayken. Yıllar sonra Ancestory.com'dan kayıp akrabalarımızı bulmam çok heyecan verici oldu.
DeleteKemal Tahir'in Yorgun Savaşçı romanında "Patriyot Ömer" isimli bir karakter var. Buradaki patriyot sözcüğünün vatansever anlamında bir lakap olduğunu düşünmüştüm hep, ancak buradaki bilgiler ışığında karakterin Nasliç kökenli olduğunu düşünmek daha gerçekçi olacak sanki.
ReplyDeleteBabaannem Nasliç göçmeni patriyot.Patriyotların etnik kökekini güvenilir kaynaklardan araştırmaya çalıştım fakat bu bölgede müslüman arnavut,rum,makedonlar iç içe olduğundan patriyotlarin tam etnik kökeni nedir sorusunun cevabını bulamadim.Patriyotların etnik kökeni nedir bilgisi olan var mı ?
ReplyDeleteThis comment has been removed by the author.
Delete