Tuesday, November 24, 2020

Şecaat arzederken merd-i Kıpti çapul hayalini söyler

1945’ten sonra kurulan dünya düzeninin temel ilkesi ülkelerin var olan sınırlarıyla yetinmesidir. Hitler’i Yahudileri kesti diye tepelemediler; Avusturya’ya, Çekoslovakya’ya, Polonya’ya tecavüz ettiği için tepelediler. Aynı şey bir daha olmasın diye Birleşmiş Milletler’e katılan bütün ülkelere yemin ettirdiler ki komşumun toprağıma, malına, ırzına billahi tecavüz etmeyeceğim; az olsun benim olsun, komşum da benim yerime sulanmasın. Türkiye de, eli mahkum, kabul etti öyle bir şey.

Bu yüzden, nispeten haklı sayılabilecek küçük ilhaklar bile uluslararası sistemce şiddetle kınandı ve asla meşrulaştırılmadı. Bkz. Kuzey Kıbrıs, Dağlık Karabağ, vs. Meşru sayılan sınır değişimlerinin tümü ayrılma/bölünme yoluyla oldu, fetih ve gasp değil. Bkz. Yugoslavya, Sovyetler, Çekoslovakya, Sudan, vs.

ABD sistemin polis gücü olarak tayin edildi, yahut kendine o rolü biçti. Tecavüze kalkışan karşısında Sam Amca’yı bulur dendi. Amerika’nın 2001 yılına kadarki askeri girişimlerinin tümü, en azından hukuki düzeyde, başka bir ülkenin saha büyütme girişimini önlemeye yöneliktir. Kore öyledir, Vietnam da, birinci Irak savaşı da. ABD’nin bir uluslararası saldırıyı önleme bahanesi olmadan, “iç yönetimi hoşuma gitmiyor” deyip ona buna çökmeye başlaması 2001’den sonradır. Hatta o zaman bile gözlerine kestirdikleri ülkeye “terörizm saçıyor, nükleer silah yapacak saldıracak” gibi kılıflar giydirmeye özen gösterdiler, meşru düzenin muhafızı görüntüsünü korumaya önem verdiler. Ama sonuç olarak ABD’nin Afganistan, Irak ve Libya müdahaleleri uluslararası sistemin çivisini çıkaran dönüm noktalarıdır.

Rusya’yı başka zaman konuşuruz. Çin’in Taiwan ve Hong Kong maceralarını da şimdilik bir yana bırakalım isterseniz. Halihazırda ABD örneğinden cesaret alarak bin yıllık fetih ve çapul geleneğine canla başla geri dönmüş bir tek ülke var dünyada. İpucu vereyim: “108 yıl önce terk ettiğimiz, 1945’te antlaşmayla her türlü hakkımızdan feragat ettiğimiz adalar bizimdir.” “Atalarımız Balkanlarda at oynatmıştı, bizim de hakkımız vardır.” “Irak’ta teröristler üs kurmuş, demek ki işgal edebiliriz.” “Suriye’nin ırzına geçeriz, olmadı kenarından değdiririz.” “Libya’nın tümü olmasa yarısı bizimdir, adamımızı koyarız.” “Erivan’ı 48 saatte alırız.” “Türki cumhuriyetler tek millettir, tek devlet olması en büyük arzumuz.”

Yeni Şafak gazetesinde yazan bir tane fanatik manyakla başladı bu lağım taşması. Onun etrafında biriken beş on tane dünyadan habersiz, Battal Gazi masallarıyla yetişmiş kara cahil taşra hocasıyla büyüdü, ülkeyi sardı, önüne geçilmesi zor bir afete dönüştü. Bugün Türkiye, etrafındaki ülkelerin her biri için hayati tehlikedir. Yalnız onlar için değil, dünya barışı için – ABD ve Çin’in ardından – en büyük tehdittir. ABD ile Çin bir şekilde mantıklı bir dehşet dengesi kurabilirler belki. Türkiye gibi cahil manyakların ele geçirdiği had tanımaz bir ülkenin neler yapabileceğini ise kimse kestiremez. Engellenmesi sanırım şu aşamada uluslararası toplumun en acil görevidir.

*

Komşulara tecavüzün ulusal bir ideal olarak yüceltilmesi Türk devletinin öteden beri genlerine işlemiş bir hastalıktı. 1683’te nüksetti; ezdiler. 1774’te nüksetti; ezdiler. 20. yy başında nüksetti; ezdiler.  Şimdi, yüz yıllık bir durgunluk döneminin ardından yine nüksetmiş görünüyor.

19. yy sonları ile 20. yy başında saldırganlığın yönü değişmiş, Bakü petrolleri üzerinden Orta Asya’ya göz dikilmişti. Rusya çökertilecek, sancağımız Çin Seddine dikilecek! Rusya buna elbette tepkisiz kalamazdı. Turan yolu üzerindeki başlıca darboğazı elinden geldiğince tahkim etti. 1908’de ve tekrar 1946’da İran çözülmeye yüz tuttuğunda Kuzey İran’ı olası bir Türk girişimine karşı pekiştirdi. Daha önemlisi, Osmanlı ile Bakü petrolleri arasındaki yolun en dağlık düğümünde bir Ermeni devleti yarattı. O devletçik orada olduğu sürece Turan, hayaldir.

Yarattı diyorum, evet. Ermenistan Cumhuriyeti bir Rus eseridir. Asıl Ermenistan, biliyorsunuz, orası değildir; Erzurum ve Van’dır.  Bin sene önce tarihe karışmış bir ülkedir. 1800’lerin sonuna gelindiğinde Ermeniler Fırat’tan Bakü’ye kadar olan her yere %20 ila %30 oranında dağılmış bir azınlıktı. O azınlığın bir kısmını bir yere toplayıp çoğunluk yaratma işini Ruslar tasarladılar ve uyguladılar. Ermenilere de sanırım bir tek şart koştular: Türklerle yatağa girmeyeceksiniz, gerisi çok mühim değil.

Ermeniler için hayırlı bir şeydi. Çakallarla dolu bir dünyada insanın küçük de olsa, pek çok şeyi işlemez de olsa, “benim” diyebileceği bir yurdunun olması güzel. Bunun için Ermeniler Rusya’ya minnettardır. Ama daha önemlisi insanlık minnettardır, ya da öyle olması gerekir. Türk yayılmacılığının önüne çekilmiş bir settir. Türkiye’nin oradan bir açık kapı bulup Azerbaycan’a ve Asya’ya sarkması tüm dünya için tehlikedir. 20. yy başında öyleydi. 1945’ten sonra büsbütün öyleydi. Bugün de öyledir. Önlenmesi, tüm dünya için bir nimettir. İran için öyledir, Rusya için öyledir. Dolaylı olarak Ortadoğu için, Avrupa için öyledir. Aslına bakarsan Türkiye halkı için de nimettir. Selam olsun tecavüzcünün yoluna taş koyanlara.

*

‘Bak işte, Ermeni de itiraf etti’ diye ağzı kulaklarına varan çakalların bilmeden itiraf ettiği şey, ruhlarına çökmüş olan tecavüz hırsıdır. Marifet söylerken hırsızlığını itiraf eden merd-i Kıpti gibi, milli hayallerini açık ediyorlar: Fetih, istila, sınır tecavüzü! Şanlı ataları gibi, elde pala, ülkeler zaptetme! Ermeni itiraf etmiş. Neyi etmiş? Bunu önlemek için devlet kurmuşlar!

Kavramıyorlar ve kavrayamazlar ki, hayalini kurdukları şey insanlığa karşı suçtur. Şerefsizliktir. Onların sapık emellerine set çekmek için “Ermeni yazarın da itiraf ettiği üzere” yol üstüne karakol kuranlar ise, utanacak ve ‘itiraf edecek’ değil, tüm insanlık adına onur duyacak bir iş yapmaktadır.

Ha, deseniz ki Yeni Akit kim, onur kim... ne anlar eşek hoşaftan... Tabii, haklısınız. Adres yanlış.


Tecavüzcü Coşkun konuşuyor:
"Komşunun kızına gidiyordum, kapıma karakol kurmuşlar"



17 comments:

  1. > ABD’nin bir uluslararası saldırıyı önleme bahanesi olmadan, “iç yönetimi hoşuma gitmiyor” deyip ona buna çökmeye başlaması 2001’den sonradır.

    Bu doğru değil. İran 1953. Şili 1973. -Ali

    ReplyDelete
    Replies
    1. Amerika 1953'de doğrudan kendi menfaatinden ziyade Britanya ile olan ittifakını muhafaza etmek için Musaddık'ı indirtti. Zira İran petrolleri İngilizlerin elindeydi.

      Gözden kaçan başka bir Amerikan müdahalesi 1954-55'te anti-Komünist saiklerle Guatemala'ya yapıldı. 1973'te Şili'deki Allende'ye yapılanın öncüsüdür. Amerika, 1974'te Suudi Arabistan'ı işgal etmekten (Suudi'nin ABD hazine tahvilleri satın almayı kabul etmesiyle) son anda vazgeçti. 1987'de Burkina Faso'da Sankara'yı düşüren de Amerika'dır. Bunlar şimdilik ilk anda derhal aklıma gelenler, daha da vardır...

      Ayrıca Amerika silahlı müdahaleyi 1983'te Grenada'ya yaptı. 1989'da Amerika, kendisinin besleyip büyüttüğü Noriega'yı indirmek bahanesiyle Panama'yı işgal (F-117 hayalet uçaklarının da ilk kez kullanıldığı)yoğun hava bombardıman sortileriyle Panama şehrini tarumar etti. Amerikan askerleri Panama sokaklarında yolda yürüyen sivilleri (sonradan Irak'ta yaptıkları gibi) sebebsiz yere avladılar.

      Delete
  2. Ermeni SSC, SSCB'nin ek küçük cumhuriyetidir, Moldova SSC'nden dahi ufaktır. Hatta Moskova'nın, bir Ermeni ülkesinin tesis edilmesini ilk başlarda hiç düşünmediği, fakat son anda buna karar verdiği rivayet edilir.

    ReplyDelete
  3. Peki Sırbistan'dan Moğolistan'a her yere elini ayağını uzatan Rusya nasıl tecavüzcü olmuyor? Orta Asya'da Ruslar yerine bizim olmamız niye daha kötü?

    ReplyDelete
    Replies
    1. Maalesef çok basit bir neden yüzünden !
      Biz Türkler Arap bokuna iyice bulandığımız son 500 yılda medeniyet namına hiçbirşey üretmediğimiz için Ortasyaya sarkma hayallerimiz bomboş halüsinasyondan ibaret !
      Türki-Cumhuriyetlerde medeniyet namına birşeyler varsa(İmar-üretim vs.)hepsi Rus medeniyetidir !
      Bu gerçek kabak gibi dururken Arapçı-Türk ideolojisinin Ortaasyaya(Bakalım Türki cumhuriyetler bizim Arap bokundan hoşlanıyorlar mı?) medeniyet götüreceğini düşünmek saflık !

      Delete
  4. Meşru sayılan sınır değişimlerinin tümü ayrılma/bölünme yoluyla oldu, fetih ve gasp değil. Bkz. Yugoslavya, Sovyetler, Çekoslovakya, Sudan, vs.

    Tabii Federal Almanya'nın Doğu Almanya'yı referandumsuz yutmasını saymazsak.

    ReplyDelete
  5. Abi Günümüz Ermenistanın Ermenileşmesi Rusyanın devlet politakasa mıydı ? Ben Rusya İranlılar aldıında beri bir Ermeni göçü vardı öbür yerlerden, yani Ermeniler başka bir dost Hristiyan devlete göç ediyorlar, Sırpların Habsburg Hırvatistana göçü gibi(Great Serbian Migration) Bence İkinci Dünya sonunda Ermeniler ezici çoğunluk idiler Ermenistan CUmhuriyeti topraklarında

    ReplyDelete
  6. Değerli Nişanyan, sizi uzun zamandır takip ediyorum, bu da yazdığım ilk yorum olsun.

    Bir süredir Twitter'da "gazcıları" ve OSINT hesaplarını dolaşmak gibi bir alışkanlığım oluştu. Buralardan edindiğim fikir Kuzey ırak'a yapılan operasyonların işgal/sınır genişletme/mala tecavüzden ziyade hakim tepelere üs kurmak suretiyle PKK etkinliğini azaltmayı hedeflediği yönünde.

    Bu taktik şimdiye kadar etkili olmuşa benziyor. Hem yarattığı vatanmillet edebiyatı da daha az; normalde yurt içinde saldırılar tırmanır, gazetelerin manşetleri alevlenir, bıçak kemiğe dayandı'lar, misliyle karşılık verilecek'ler havada uçuşur, sonra bir operasyon olur, bilmem kaç terörist öldürüldü haberi gelir, ölüler dizilir ve 1 nolu kareye dönülürdü. Şimdi ise en fazla ATV'nin Penguen tepe garabeti gibi şeyler görüyoruz. Bu görüntü devam ettiği sürece Kuzey ırak dağlarına bombaatarlı adamlar koymaya varım.

    Tabi ki Suriye farklı hikaye.

    Sevgilerle,

    ReplyDelete
  7. Türki cumhuriyetlerin belki Azerbaycan hariç Türkiye ne kadar umrunda tartışılır. Türkiye buralarda Gülenle vardı o da çöktü. Türkiyenin Balkanlarda bir iddası olduğunu düşünmüyorum. Ama fırsatını bulsa Yunanistan ve Ermenistanı tarumar edeceği kesin.

    ReplyDelete
  8. 'Şecaat arzederken merd-i Kıpti çapul hayalini söyler'.

    Bu basliktaki ve yazidaki ironik durumunuzun farkinda misiniz?

    Neden Ermeni'nin basina her gelenden Turk sorumlu?

    Yuzde 30 nufusla buyuk devlet kuracagim diye papazi onde konu komsuyu haklamak akli basinda bir toplumun isi mi?

    2-3 milyonluk nufusla kisi basi 3-4 bin dolarlik ekonomiyle komsulariyla altindan cikamayacagi savaslara girmek, 150 binlik bir azinlik icin 800 bin masum insani yerinden yurdundan etmek, 10 binlercesini oldurmek akli basinda bir toplumun isi mi?

    Neden son 150 yildir Ermeni toplumunu bir felaketten digerine goturmekten baska bir halt yememis irkci ve fanatik kilise, hirsiz politikaci, diyaspora ve mafya kartelinden hic bahsetmiyorsunuz? Neden 3 milyon insanin 50 mafya ailesinin elinde varoslarda sudan ucuz isci, elden agza yokluk icinde yasadigindan bahsetmiyorsunuz? Hep Turk'ten mi oluyor Ermeni'nin basina gelen bu isler? Ermeni'nin hic mi sorumlulugu yok?

    Son 400 yildir Avrasya'da milyonlarca masum insani katletmis, bir cok etnik grubu yerinden yurdundan edip aralarina nifak sokmus, kokunu kurutmus soyunu kirmis, son yuzyilda halkina ve komsu halklara varlik icinde yokluk yasatmis, Iskandinavya'da, Orta Asya'da, Kirim'da, Sirbistan'da, Iran'da, Libya'da, Suriye'de, Ukrayna'da, ve Ermenistan'da savas suclulariyla, soykirimcilarla is tutmus Rus yayilmaciligi, emperyalizmi ve dis politikasi iyi de; hakli cikarlarini korumaya calisip bolgesindeki vahsetten kacana kapisini acip yardim eli uzatmis Turk politikasi mi kotu?

    Bahsettiginiz Turk yayilmaciligi 300 yil once bitmis, sadece sizin sagliksiz turkofobinizle hayalinizde yasattiginiz seyler. Tam olarak nerede ve nasil oluyor bu Turk yayilmaciligi bir aciklayin.

    Karabag'da Rusya'yi nasil kendisine kapi bekcisi yapti Azerbaycan Turkiye'nin destegiyle iyi gormussunuzdur umarim. Ukrayna da yapacak, Suriye halki da yapacak, Libya halki da yapacak, Gurcu halki da yapacak, en sonunda Iran halki da yapacak. Ermeni halki Rusya'ya tabi oldugu surece 300 sene daha boyle yasar. Secimini yapmali Ermenistan. Rus'un kendisine hayri yok, Ermeni'ye hic olmaz.

    Entellektuel cesaretiniz varsa bu yorumu blog sayfaniza kabul edip ustune bu sorulara cevap yazarsiniz. Acikcasi, hic sanmiyorum sizde bu sorularla yuzlesecek cesaretinizin oldugunu...

    ReplyDelete
    Replies
    1. Sayın "Barış Bilen". Farklı isimle(ve Türkçe harfler kullanmadan) yazma. 😉

      Delete
  9. https://www.politikapolitik.com/nisanyana-gore-ermenistan/

    ReplyDelete
  10. Videoda anlattıklarınız ne kadar makul ve mantıklıysa, burada yazdıklarınız da o kadar değil. Büyük olasılıkla ‘Kıçı kırık ülke Ermenistan’ ifadesinden pişman olup, çala-kalem girişilmiş hadsiz, hudutsuz bir şovenizm denemesi; kafasının içi tıklım tıklım tezek dolu insanların söyleyebileceği türden sözler bunlar. Hele ki o sahtekâr Avrupa’nın bozuk plak gibi tekrarladığı ‘Türkiye’nin Doğu Akdeniz, Suriye ve Libya’daki saldırgan davranışları’ teranesini nasıl olup da yediğinizi (İngilizcesi ‘buy’) anlamaya imkân yok. Türkiye hiç bir şey yapmadan öyle mal gibi oturacaktı ki, ABD hemen dibinde kendisine (ve İsrail’e) uşaklık edecek bir PKK devleti kursun. 5 milyon mülteci daha gelsin. Libya’ya da karışmayacaktı ki eskisi gibi İtalya ve Fransa kanını emsinler. G…boklu Palikarya da 8300 km kıyı şeridi bulunan bir ülkeye s…tirik haritalar dayatsın, öyle mi? Türkiye bir asır evvel yiyecek ekmeği yokken bundan çok daha ağır dayatmaları, dayatanların münasip yerlerine yerleştirmiş; şimdi affedersiniz adamın ecdadını bilmem ne edecek bir orduyla mı kabul edecek bunları?

    Emperyalist sömürü düzeninin katrilyon Dolarlık yağmaları ortadayken, Hazreti Trump ‘Suriye’de petrolü secure ettik’ diye gerinirken, hâlâ bu kıçı kırık ‘fetihçi-talancı Osmanlı’ geyiklerinde ısrarın mantığı ne? Sonra Türkiye’nin Orta Asya politikasına bu fanatik düşmanlık neden? Avrupalılar Avrupa Birliğini, Afrikalılar, Araplar, Güney Amerikalılar kendi birliklerini kurarken Türkiye’nin de bu ülkelerle siyasi ve ekonomik bir birlik kurmaya çalışması niye yanlış? Velev ki bunun adı Turancılık olsun (veya ne bok olursa olsun) Hadi daha açık sorayım: Niçin ABD’nin, Rusya’nın, Fransa’nın dünyanın her yerinde kendi menfaatleri için nüfuz bölgeleri tesis etmeye hakları var da, Türkiye’nin yok? Fevkalâde lekesiz, pîr-ü pak (!) medeniyetleri -bizimkinden üstün olduğu için mi? Rahat olun biraz. Herşey olacağına varır. Burada ‘1946’da çöker gibi olunca, Sovyetler müdahale etti’ dediğiniz İran’daki o köhne gecekondu rejimi bu sefer gerçekten çökmek üzere. Ve o gün geldiğinde bizler elde pala atlarımızı eyerleyip, evdekilerle vedalaştıktan sonra, ‘Hadi hanım, biz yeni bir talan ve tecavüz seferine çıkıyoruz, akşama yemeğe bekleme’ diyeceğiz. Görünüşe göre siz de daha çoook böyle yazılar yazacaksınız. Moby Dick bir bacağınızı yedi, hâlâ uslanmıyorsunuz. BB

    ReplyDelete
    Replies
    1. Buradaki en pişkin ve ahlaksız hesap olabilirsin. Zırlamaktan başka bir cevap vermiyorsun, çünkü içten içe neyi savunduğunu biliyorsun. Savunduğun şey bunlar:

      https://www.t-online.de/nachrichten/ausland/krisen/id_89055086/videos-show-azerbaijan-s-war-crimes-in-nagorno-karabakh.html

      https://www.hrw.org/news/2020/12/02/azerbaijan-armenian-prisoners-war-badly-mistreated

      https://twitter.com/301_AD/status/1334608789748805634

      https://twitter.com/RALee85/status/1331920977618460673

      Delete
  11. Unuttuğunuz minik bir nokta var.O da Rusya son 200 yıldır en güçsüz halinde olması.Ermenistan dediğiniz devletçiğin ömru Rusya'nın güçten düşmesi kadardır.Rusya tökezledi,Dağlık Karabağ'dan oldunuz.Rusya düşerse o devletçiğin sonu pek iyi gibi durmuyor....

    ReplyDelete
  12. Bu söylediğiniz şey sizce mantıklı mı? Ermenistan diyelim ki orada onun için var, Orta Asya Türk devletlerine, Finlandiya'ya tecavüze girişen Rusya değil miydi? Şu an Orta Asya'daki diktatörler Sovyet artığı değil mi? Ruslar Kırım'da Ukrayna'yı tecavüze girişmedi mi? Toplumun bu kadar saldırgan olması, bu kadar kendinden geçmesi, cezb halinde olmasını savunmuyorum. Ama bunları sadece Türkler yapıyor da Rusya medeni şekilde Ermenileri oraya koymuş demek saçmalık.

    ReplyDelete
  13. Kapitalizmin gelismislik seviyesini ele aldigimizda artik ulus devlet yapilari buyumeye cok buyuk engel olmaya basladi. Bir yerde miladini doldurmus yikilmasi gereken yapilar canli bir mekanizma gibi yasamini devam ettirebilmek icin kendilerini savunmaya gecerler. Ulus devletlerde kurulus asamalarinda bir cesit savaslar yolu ile digerlerine karsi olarak kendilerini mitolojik olarak var ettiklerinden cokuse direnmek icin o dogumda ki mitolojiyi var etme yoluna tekrar bir donuse gectiler.
    Bu Turkiye orneginde cok dikkat ceksede dunyada yayginlasmaya basladi. Globellesme ile gucleri zayiflayan devletler bunu geri kazanmak icin bir hamle ile tekrar ice kapanmaya basladiklarinda ekonomik kayiplarini telafi etmek icin tekrar ucuz is gucu ve hammadde kaynaklarina goz koyabilir. Bu geri donusler cok tehlikeli. Yikilamayan yapilar kendileri yikici hale gelmekte. Kanimca Fransiz devrimi benzeri yeni caga uygun bir devrim gerekli. Devlet otoritesine karsi uluslararasi yapilari destekleyen kuresellesme yanlisi. Yeni cag burjuvasi destekli ve kuresel isgucu ile onun sorunlarini onemseyen. Yoksa kuresel yikim 3.dunya savasi vs bu burokratik aptalligin sonuclari olacak.

    ReplyDelete